Kenya’da Umudu Aydınlatan Paneller
- Mehmet Tutsun
- 21 Eki
- 2 dakikada okunur
Kenya, Afrika kıtasında eğitimdeki eşitsizlikleri azaltmak için uzun yıllardır çaba gösteriyor. 2003 yılında başlatılan “ücretsiz ilköğretim” politikası, milyonlarca çocuğun okula erişimini sağladı. Ancak bu gelişme, beraberinde kalabalık sınıflar, öğretmen yetersizliği ve kırsal bölgelerde altyapı eksiklikleri gibi sorunları da getirdi.
Elektriğe erişimin olmaması, derslerin sadece gündüz yapılabilmesi ve dijital eğitim araçlarının kullanılamaması, eğitimin kalitesini sınırlıyordu. Kenya, bu sorunlara yenilikçi çözümler üreterek güneş enerjisiyle desteklenen eğitim teknolojilerini devreye soktu. Kırsal bölgelerde elektriğin olmayışı, öğrencilerin tablet, bilgisayar veya dijital cihazlardan faydalanmasını engelliyordu; bu durum öğretmenlerin modern yöntemleri uygulamasını zorlaştırıyor ve öğrencilerin eşit öğrenme fırsatına sahip olamamasına yol açıyordu. Örneğin, Kilifi bölgesindeki Mihingoni İlköğretim Okulu, 800 watt’lık güneş panelleri kurarak büyük bir adım attı.
Bu paneller hem tabletlerin şarj edilmesini sağladı hem de okulun elektrik giderlerini düşürdü; böylece ailelerden alınan ek ücretler azaldı, öğrenci kayıtları arttı ve devamlılık yükseldi. Kenya’nın farklı bölgelerinde benzer uygulamalar hayata geçirildi; güneş panelleri yalnızca ışık sağlamakla kalmadı, aynı zamanda tabletler aracılığıyla dijital içeriklere erişimi mümkün hale getirdi.
Bu noktada öne çıkan projelerden biri de eLimu. Kenya müfredatına uygun olarak geliştirilen bu dijital platform, şarkılar, oyunlar, animasyonlar ve sınavlarla öğrencilerin öğrenme sürecini eğlenceli hale getirdi. Qualcomm iş birliğiyle başlatılan pilot projede, 3G destekli tabletler güneş enerjisi sistemleriyle birlikte kullanılarak elektriğin olmadığı okullarda bile öğrenme fırsatı yaratıldı. Öğrenciler özellikle matematik, fen ve okuma-yazma gibi temel derslerde daha yüksek başarı gösterdi. Öğretmenler de teknolojiyi derslerine entegre ederek hem kendi motivasyonlarını hem de öğrencilerinin ilgisini artırdı. Bununla birlikte, bu dönüşümün önünde hâlâ bazı zorluklar bulunuyor; güneş panelleri yağmurlu ve bulutlu dönemlerde yeterince verim sağlayamayabiliyor ve panellerin rüzgâr ve fırtınalardan zarar görmesi bakım maliyetlerini artırıyor.
Tablet ve yazılımların etkili kullanılması için öğretmenlerin dijital pedagojik becerilerle desteklenmesi gerekiyor, ayrıca internet erişiminin sınırlı olduğu bölgelerde içeriklerin çevrimdışı kullanılabilmesi de ayrı bir önem taşıyor. Buna rağmen, topluluk desteği ve kamu-özel iş birlikleri sayesinde bu engeller aşılmaya çalışılıyor; yerel halkın sürece dahil olması, cihazların korunması ve sürdürülebilirliğin sağlanmasında kritik rol oynuyor. Kenya’nın deneyimi, eğitimde altyapı eksikliklerinin yaratıcı çözümlerle aşılabileceğini gösteriyor. Bir güneş paneli, birkaç tablet ve güçlü bir topluluk desteği, çocukların geleceğini değiştirebilir. Teknoloji yalnızca gelişmiş ülkelerin ayrıcalığı olmaktan çıkıp dezavantajlı bölgelerde de umut ışığı olduğunda, eğitim gerçekten evrensel bir hak haline geliyor. Kenya’nın hikâyesi, kaynakların sınırlı olduğu yerlerde bile kararlılık ve yenilikçiliğin eğitimin önünü açabileceğini kanıtlıyor.
Kaynaklar:
"Eğitimde eşitsizlikle mücadelede sıra dışı bir yöntem: Güneş panelleri ve teknoloji, Kenya’da umut oluyor!"
Yorumlar